Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Uçum’dan CHP’li milletvekili Tuncay Özkan’a tepki: Haddinizi bilin! Ülke liderliğine hakaret edemezsiniz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün yaptığı konuşmada muhalefet için “gösterişe düşkün elitistler” ifadesini kullandı. Bu açıklamaya tepki gösteren CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, Erdoğan'a “Seni saray züppesi!” Şöyle bir paylaşım yaptı: Bu sözler üzerine Özkan hakkında soruşturma başlatılırken AKP'den de tepki geldi.
“CUMHURBAŞKANI SADECE DEVLET BAŞKANI DEĞİL, DEVLET BAŞKANIDIR”
Özkan'a tepki gösterenlerden biri de cumhurbaşkanının başdanışmanı Mehmet Uçum'du. Tepkisini sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda dile getiren Uçum, şunları söyledi:
Ne yaptığınızın farkındasınız: Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi benimsendiğinde, parlamenter sistemden farklı olarak Cumhurbaşkanı sadece “devlet başkanı” olarak tanımlanmıyordu. Cumhurbaşkanına ayrıca Devlet Başkanı unvanı da verildi. Yani başkanlık sistemlerinin genel bir özelliği olarak, devlet başkanı unvanının, yürütme görevini halkın iradesiyle üstlenen cumhurbaşkanına verilmesi ilkesi, başkanlık hükümet sisteminde de benimsenmiştir.
Anlaşma aynen şöyle yapıldı: Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Yürütme yetkisi Cumhurbaşkanına aittir. Cumhurbaşkanı, DEVLET BAŞKANI sıfatıyla Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk milletinin birliğini temsil eder; Anayasanın uygulanmasını ve devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını sağlar (Anayasanın 104. maddesi).
Yani Cumhurbaşkanı eski sistemden farklı olarak sadece devletin başı değil, DEVLET BAŞKANI'dır. Kısacası Cumhurbaşkanı hem Halkın Başkanı hem de Devletin Başkanıdır. Yani halkın iradesi devlete hakim oldu.
Bu, tüm devlet organlarının düzgün ve uyumlu çalışmasını sağlama görevinin Cumhurbaşkanına ait olduğu anlamına geliyor. Eskiden sadece “denetleme” görevi varken, artık “sağlama” yani idari müdahale görevi var.
“MİLLETE, DEVLETE, CUMHURBAŞKANLIĞINA, ANAYASA DÜZENİNE HAKARETTİR”
Buna dayanarak şunun bilinmesi gerekir. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, yürütme görevlerinin yanı sıra yasama ve yargı erkinin sorunsuz ve uyumlu çalışmasına yönelik olanakları belirleme yetkisine de sahiptir.
Bu durumda, Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm organlarını anayasal sınırlar içinde yönetme yetkisine sahip olan ve halkın yüzde ellisinden fazlasının oyuyla seçilmiş olan Cumhurbaşkanı'na hakaret:
Birincisi halka hakarettir.
İkincisi devlete hakarettir.
Üçüncüsü, bundan sonra hangi yöntemle seçilirse seçilsin, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı görevini yürütecek herkese hakarettir.
Dördüncüsü ve her şeyden önce anayasal düzene hakaret var.
“Buna kesinlikle tolerans gösterilmeyecektir”
Elbette gelecek dönem başkanı da eleştirilebilir. Ancak yukarıda sayılan özelliklerden dolayı Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nı eleştirmek yerine hakaret etmek asla kabul edilemez ve buna ne Devlet, ne Millet, ne de Anayasa Sistemi hoşgörüyle bakamaz.
Yerinizi bilin. Şunu bilin ki, Cumhurbaşkanı sadece sosyal ve siyasi olarak değil, anayasal olarak da ülkenin liderliğini üstleniyor. Ülkenin liderliğine hakaret edilemez.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eleştirilerine karşı eleştiriyle cevap verebilirsiniz ama ne olursa olsun hakaretle cevap veremeyeceğinizi öğrenin. Aksi takdirde bunu her türlü yasal ve meşru yoldan öğreneceksiniz.”
